Bir Kanal İstanbul, 50 Gediz temizler!

// Haber Merkezi

Ege Belediyeler Birliği ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Gediz Nehri'ndeki kirliliğe dikkat çekmek ve Ege’nin can damarını zehirleyen kaynakları tespit etmek için başlattığı turda çarpıcı gerçeklerle karşılaşıldı. Uğradığı her yerde halkın şikayetlerini dinleyen Başkan Soyer, “Var olan arıtma tesisleri çalıştırılmıyor. Çünkü elektrik parası ödemek istenmiyor. Sadece elektrik parası ödememek için arıtma tesisini çalıştırmayan işletmelerle biz bu nehri kurtaramayız. Kanal İstanbul denilen şeyin maliyeti ile 50 tane Gediz temizlenebilir” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve Ege Belediyeler Birliği Başkanı Tunç Soyer, “Gediz Ergene olmasın, Körfez Marmara olmasın” diyerek İzmir Körfezi'ne akan Gediz Nehri’ndeki kirliliğin kaynağını tespit etmek için çıktığı 4 günlük turda çok şaşırdığı kirlilik manzaralarına şahit oldu. “Temiz Gediz Temiz Körfez” sloganıyla nehrin doğduğu yerden, İzmir Körfezi'ne aktığı yere kadar süren inceleme turu, Manisa’da basın açıklamasıyla başladı. İlk gün Gediz’in doğduğu Murat Dağı'ndaki Karapınar Şelalesi'nden su içen Soyer, dört gün boyunca 401 kilometrelik hatta 1800 kilometre kat ederek incelemelerde bulundu.

Gediz Nehri’nin güzergahını, doğduğu noktadan İzmir'de denize döküldüğü noktaya kadar takip etmek istediklerini belirten Soyer, “Çünkü Gediz Nehri’nin aktığı bu havza, Alaşehir, Salihli, Turgutlu, Menemen, Kemalpaşa ovalarını etkiliyor. Bu havza Türkiye'deki tarımsal üretimin yüzde 10'unu gerçekleştiriyor. Bu nedenle Gediz havzası sadece İzmir için değil sadece Manisa için değil İstanbul ve Ankara için de önemli. Çünkü buradan giden meyve ve sebzeyi onlar da tüketiyor. Bu nedenle Gediz bizim can damarımız. Gediz’e sahip çıkmak, kirlenmesini engellemek zorundayız” dedi.

İklim krizinin yarattığı tehdidi anlattı

İklim krizine de değinerek gelecekte insanlığı bekleyen tehlikeleri anlatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, şunları söyledi: “Anadolu iklim krizi ile baş başa. Yerküre artık hastalandı. Bir buçuk santigrat derece ısındı. Adına iklim değişikliği dediğimiz hastalığı yaşıyor. Bütün dünya bunu yaşıyor. Ne yapıyor, tedbir almaya çalışıyor. Biz hiç bir şey yokmuş gibi yer altı kaynaklarımızı har vurup harman savurmaya devam ediyoruz. Üreticimiz büyükbaş hayvan yemi olarak silajlık mısır yetiştiriyor. Silajlık mısırın bir fidanı büyümek için 84 litre su tüketiyor. Ve biz geçen yıl 25 milyon ton mısır silajı ürettik. Geçen yıl 4 milyon ton pamuk, 2 milyon ton patates üretmişiz. Düşünün pamuk ve patates gibi stratejik ürünlerden bu kadar az üretmişiz ama 25 milyon ton silajlık mısır üretmişiz. Silajlık mısır suyu hızlı ve çok tüketiyor. Ayrıca pis suda da yetişebiliyor. Gediz simsiyah akıyor ve bir tek silajlık mısır yetiştirebiliyorsunuz. Hepimiz biliyoruz ki yer altı su kaynakları aşağı indi. 7-8 metreden su çıkarken, artık 250-300 metrelerden su çıkmaz oldu. Kuruyoruz. Tükeniyoruz. Bitişe doğru, yok olmaya doğru gidiyoruz. Bu da yetmiyor, yeraltı kaynaklarımızı tüketiyoruz. Kirletmeye devam ediyoruz.”

“Elektrik parasından dolayı arıtma tesisleri çalıştırılmıyor”

Kütahya'nın Murat Dağı eteklerinden doğan Gediz Nehri'nin kaynağına gittiklerini, cam gibi berrak bir su gördüklerini de ifade eden Başkan Tunç Soyer, “Buz gibi bir su.. İçtik... Ondan sonra aşağı inmeye başladık. Aşağı indikçe o berraklıktan eser kalmadığını, suyun artık simsiyah aktığını gördük. Hemen yanı başında arıtma tesisi kurmuş organize sanayi bölgeleri var. Belediyelerin arıtma tesisleri var. Arıtma tesisine gidiyorsunuz, çıkış suyunu gösteriyor. Pırıl pırıl. Ama arıtma suyunun deşarj edildiği deredeki noktaya bakıyorsunuz siyah su akıyor. Çünkü tesis var ama çalıştırmıyorlar. Neden? Çünkü elektrik parası ödemek istenmiyor. Bu kadar ucuz olmamalı. Sadece elektrik parası ödememek için arıtma tesisini çalıştırmayan işletmelerle biz bu nehri kurtaramayız” diye konuştu.

“Biz milliyetçiyiz yurtseveriz”

Nehirlerin bu coğrafyanın can damarları olduğunu da söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Gediz Nehri'ndeki kirliliğe ilişkin, “Bizim için canlarını veren atalarımız bize pırıl pırıl nehirler bıraktı. Biz torunlarımıza temiz nehirler, bereketli topraklar bırakabilecek miyiz? Nerede kaldı bizim milliyetçiliğimiz? Mangalda kül bırakmıyoruz milliyetçilik konuşulacağı zaman. Nerede kaldı milliyetçilik? Milliyetçilik eğer toprağını, nehrini korumak değilse nedir? Biz milliyetçiyiz, yurtseveriz. Onun için hep birlikte koruyacağız” ifadelerini kullandı.

Gediz Nehri'nin sadece tarımsal üretim için su akıtan bir nehir olmadığını aynı zamanda İzmir'in içme suyu kaynaklarını beslediğini belirten Başkan Soyer, “İzmir'in 180 milyon metreküp içme suyu Gediz havzasından beslenerek geliyor. Bütün havzanın içme suyu kaynakları da Gediz'den besleniyor. Bir yandan elektrik parası ödememek için onu zehirlerken, bir yandan da içtiğimiz suyla kendimizi zehirliyoruz. Ektiğimiz sebze, meyve ile kendimizi zehirliyoruz. Artık uyanmanın vakti geldi” dedi.

“1 milyar 500 milyon liraya temizlenmesi mümkün”

Ülkede bu işten sorumlu bakanlıkların, genel müdürlüklerin bulunduğunu da ifade eden Başkan Tunç Soyer, “Bu benim işim değil. Bir yerel yöneticiyim. Benim bildiğimden fazlasını onlar da biliyor, neden yapmıyorlar? 1 milyar 500 milyon liraya Gediz'in tamamen temizlenmesi mümkün. Ne kadar eksik arıtma tesisi varsa hepsi yapılacak, hepsi elektrik parasını ödeyecek. Kanal İstanbul denilen şeyin maliyeti ile 50 tane Gediz temizliyor. 50 Gediz’i temizlemek için kaynak aktarmaya karar veriyorsunuz. Peki, 50 Gediz’i temizlemek mi daha önemli yoksa bir kanal açmak mı önemli? Yöneticiler bir tercih yapıyor. Biz de yöneticilerin tercihleriyle hayatımızı sürdürüyoruz. Buyurun buradan devam edin” dedi.

Daha doğru tarım politikalarını geliştirmek, doğayı ve suyu korumak için ellerinden geleni yapacaklarını söyleyen Tunç Soyer, “Benim umudum var. Sizden ve kendimden umudum var. Biz el ele verirsek, birlikte hareket edersek ne sanayici elektrik parasını ödemekten kaçabilir, ne de yöneticiler buna umursamazlık yapabilir. El birliğiyle Gediz’i temizleyeceğiz, evlatlarımıza temiz bir gelecek bırakacağız” dedi.