'Dağıtılan ayakkabılardan benim de oldu'

Başarılı bir sivil toplum yöneticisi ve o sivil toplum kuruluşunu anlatıyor aslında söyleşimiz. Ama bu kuruluşta başarılı işlere imza atan yönetimin başındaki ismin projelere bakış açısının kendi hayatından kesitlerle olması bizi biraz da biyografiye zorladı. İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Hasan Küçükkurt 'umutsuz olmaz' diyerek barış, umut ve şans dilediği yeni yıl öncesi İZSİAD'ı ve dokundukları hayatları anlattı.

E4haber/ Figen Bican Bulam-- İzmir’de özellikle son zamanlarda pek çok sivil toplum kuruluşunun yaptığını sandığınız etkinliklerin çoğunun altından İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (İZSİAD) imzası çıkıyor. 2 yıl önce başkan seçilen Hasan Küçükkurt, pek çok hayata dokunan, o hayatları canlandıran, bir eksiğini gideren projelerin baş aktörü. 15 kişilik yönetim kurulu ile birlikte aldıkları kararlarda Küçükkurt empati yapmıyor, sadece yaşamından kesintileri hatırlıyor.  

Mesela bu acımasız kış günlerinde İZSİAD yoksul çocuklara ayakkabı hediye ediyor. Fikir tabi ki çocukken yoksullukla mücadele eden İZSİAD Başkanı, Bortar Hazır Yemek ve Gıda Sanayi’nin sahibi Hasan Küçükkurt’tan çıkmış. Tıpkı şimdi ayakkabı dağıttığı çocuklar gibi ilkokul yıllarında ayakkabı almış bir başka yardımseverin elinden Küçükkurt. Kararı alırken Yönetim Kurulu’na ‘içinizde ayakkabı alan var mı? diye sormuş. Sonrası malum. Yönetim Kurulu zaten Hasan beyin her yıl bireysel olarak yaptığı işi kurum olarak yapmaya karar vermiş.  İlk etapta 2500 ayakkabı dağıtılmış.

Her yardımın, her dokunulan hayatın bir hikayesi var Hasan Küçükkurt’ta. Küçükkurt, samimi sohbetimizde basına yansımayan pek çok projeyi de E4haber’e açıkladı. Çeşme’deki mülteci çocuklar doysun diye her gün oraya 300 kişilik yemek gönderiyor mesela. Bornova Belediyesi’nin ambulansı olmadığı için oraya ambulans alacak parayı bile toplamak için kolları sıvamış. İZSİAD’ın 2016’daki ilk ve çok anlamlı etkinliği işte bu çaba için. 11 Ocak’ta Ege Üniversitesi Mötbe Salonu’nda dünyaca ünlü piyanist İdil Biret’in konser geliri ile Bornova Belediyesi’ne ambulans alınacak.

E4haber- Yönetime seçildiğinizde hızla projelere başlayacağız demiştiniz. Hızınız gerçekten takdire şayan. Neler yaptınız bu 2 yıl içinde?

Sondan başlarsak geçtiğimiz hafta 1100 kişinin katıldığı yılbaşı balosu yaptık.  Soğuklar bastırdı 2500 tane yoksul çocuğumuza ayakkabı dağıttık. Ocak ayında yeni bir bağış toplayarak bir bu kadar daha dağıtabiliriz.

Kadın Komisyonumuz kurdukları tiyatro kulübünde ilk oyunu sahneye koydu. 'Laftan İbaret' oyununda erkek rolüne girdiler. Patron kadınların erkek rolünde oynadığı ilk oyun oldu. 10 Kasım’da Adnan Saygun’da Zuhal Olcay Devlet Senfoni Orkestrası ile sahne aldı, Atamızı sevdiği şarkılarla andık. 29 Ekim’de Cumhuriyet Balosu ile bayramımızı coşkuyla kutladık.

İzmir’de başarılı işlere imza atan iki başkan bir iş adamı bir de spor yöneticisine Kente Katkı Ödülü verdik.

E4haber- İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili de önemli çalışmalarınız var. Bu konuyu patron örgütü olarak sahiplenmeniz gerçekten önemli…

Ekim ayında İZSİAD olarak, A Artı Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi firması işbirliğiyle 2’nci İzmir İş Sağlığı ve Güvenliği Zirvesi’ni de düzenledik. Kamu ve özel sektörün önde gelen kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, örnek iş güvenliği uygulamalarını paylaştı. İş güvenliğinin ne yazık ki çoğu kez ikinci plana atıldığı ülkemizde, bu konuda önemli ölçüde farkındalık yarattığımıza inanıyoruz. Bu zirve de gelenekselleşen bir etkinliğimiz oldu. Evet bunu çok önemsiyoruz çünkü bizde iş güvenliğiyle ilgili toplantıları işçiler ya da işçi örgütleri yapar. Patron örgütü olarak yapan yok. Ama biz sadece işçilerimizin canı yanmıyor bizim de canımız yanıyor dedik. Tabi giden can geri gelmiyor. Türkiye bu konuda Avrupa’nın 30 sene gerisinde. Soma faciası, asansör faciası ard arda toplu ölümler oldu. Ancak her gün Tuzla’da tersanede işçiler ölüyor. Gazetelerde küçük bir haber oluyor, kimse görmüyor. Hepsini toplarsak uçuk bir rakam karşımıza çıkıyor. Uzuv kaybını hiç söylemiyorum bunlar yazılmıyor, söylenmiyor bile. Türkiye’de ciddi bir bilinç eksikliği var.

İş Günleri Fuarını bu yıl BASİFED liderliğinde yaptık. Seneye çatı örgütümüz TÜRKKONFED liderliğinde gerçekleşecek bu fuar.  Çarşamba toplantıları yapıyoruz. Ayda bir kez önemli ve iş hayatında başarı yakalayan, hikayesi olan bir konuğu ağırlıyoruz.

E4haber-- Kadınlar, çocuklar ve yaşlılarla ilgili neler yapıyorsunuz?

Geriye doğru gidersek aklıma gelmeyenler de çok ama Şakran Cezaevi’ndeki kadın mahkumlara mikro krediler kazandırdık. Sokak çocuklarını işe kazandırma projesi, kimsesiz çocuklara köprü altlarında mont bile dağıttık. Huzurevlerinde yaptığımız çalışmaları basına vermiyoruz, onlarla vakit geçiyoruz, eğlenceler düzenliyoruz.

Kadına şiddete hayır projesi yaptık. Bağımlılığa dayalı bir proje yaptık ki bu da çok önemsediğim bir projedir. Psikolog olan kızım projenin başında durdu, seminerler verdi. İstanbul’dan 6 ay boyunca bu proje için gidip geldi. Kimyasal uyuşturucuların çok gündemde olduğu, her köşe başında bir gencin öldüğü dönemde belediye belediye gidip uygun okullarda bu çalışmayı ücretsiz olarak gerçekleştirdik. 30-40 okulda ailelere ayrı, öğrencilere ayrı eğitimler verdik. Talep gelirse devamını getiririz.

Rutin olmayan çok önemli ve insana dokunan projelerimiz var. Çeşme’ye her gün 300 mülteciyi doyuracak yemek gönderiyoruz. 52 gün boyunca bu sürecek çünkü paramız o kadar. Bunu İZSİAD ve Ege Yemek Sanayicileri ile yapıyoruz. Bir arkadaşım Akhisar’dan Temel Gıda’nın sahibi Hasan Hüseyin Temel, 1 ton kuru üzüm gönderdi. Biz onları küçük poşetlerle mültecilere veriyoruz. Dimes, 5 bin tane meyve suyu ile bize destek veriyor.  

E4haber—İnsanların hayatlarına dokunan projeler gerçekleştiriyorsunuz. Sizin yaşadığınız hayatın da etkisi var mı bu projelerin ortaya çıkmasında?

Ayakkabı projesini yönetim kuruluna anlatırken ‘içinizde ayakkabı alan var mı’ diye sordum. Kimseden ses çıkmadı. Ben aldım, ilkokulda iki sene bu tarz yardımlardan ayakkabım oldu ve onları giymeye kıyamıyordum’ dedim.

Tok açın halinden bilmez denir ama ben biliyorum çünkü yoksulluktan geldim. Benim bu yardımları yapmak için çalışmamada İzmir’de etkin bir sivil toplum kuruluşunun başkanı olmamın yanında çocukken yoksulluk yaşamamın da etkisi mutlaka vardır. Ben empati yapmıyorum, yaşadım zaten. 2500 adet dağıttık, kendi içimizde yine yardım için para toplar bir 2500 daha dağıtırız. Ayakkabıyı haber yaptık çünkü bizden görenlere örnek oluruz onlar da çocuklar üşümesin diye ayakkabı dağıtır diye düşündüm. Benim aklıma Büyükşehir’in geniş çaplı yaptığı o yardımı medyada görünce geldi mesela. Ben kendim her yıl 200-300 ayakkabıyı dağıtıyordum. Bir gün gazetede İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ayakkabı dağıttığı haberini gördüm. Biz de İZSİAD olarak yapalım dedim. Proje böylece hayat buldu.

İDİL BİRET KONSERİNİN GELİRİYLE BORNOVA BELEDİYESİ’NE AMBULANS ALINACAK

E4haber- Hep geçmişi konuştuk da yeni bir yıla girerken yeni şeyler de konuşmak gerek. 2016’nın ilk projesi ne olacak?

Bornova Belediyesi’nin ambulansı yokmuş. Paraları da yokmuş. İdil Biret’i ücretsiz getiriyoruz. Ege Üniversitesi Mötbe amfi salonunu Rektör Candeğer Yılmaz ücretsiz verdi. Dünyaca ünlü piyanistimiz İdil Biret, orada 11 Ocak’ta konser verecek. Konserin geliriyle Bornova Belediyesi’ne ambulans alacağız. Son projemiz de bu. Koca bir ilçe için hayati öneme sahip olan ambulansın olmaması bizim de sorumluluğumuzdur bilinciyle yola çıkıyoruz. Bornova Belediyesi para toplayamaz yasak, bilet satamaz yasak. Biz de bilet satmıyoruz ama kendi içimizde toplu biletler alıp bağış yaparak bu eksikleri giderebilecek paraları topluyoruz.

‘Barış olmadan ekonomi de olmaz’

E4haber—2016’da da bunca güzel projenin sürmesi ve artması bizim dileğimiz sizin yeni yıl dileğiniz, mesajınız nedir?

2015 her açıdan kötü geçen bir yıl oldu. 2016’dan çok büyük beklentimiz yok ama 2015’ten daha iyi geçeceğini umut ediyoruz. İyiye gidecek diye umutlarımız var, barış getireceğine dair umutlarımız var. Önce kendi ülkemizde sonra yaşadığımız coğrafyada, dünyada barış olacak diye umudumuz var. Çünkü barış olmadan ekonomi olmaz. Savaşta ekonomi olur mu? Biz coğrafya olarak tam ortasındayız savaşın, bir de kendi içimizde, Güneydoğu ve Doğu’da bir iç savaş boyutuna ulaşan durum var. İnsanlar yaşadığı kenti terk ediyor, terör olayları arttı. Önce kendi içimizdeki bu dramı bitirmeliyiz. Ben umut ediyorum ki ortak akılla bir barış, uzlaşı sağlayacağız, akan kan duracak. Ekonomiyi konuşmamız için önce barışı sağlamalıyız. Buna inanıyorum, bizi yönetenler mutlaka iyi şeyler düşünüyorlardır diyorum arkasından da ekonomi iyi olacaktır diyorum.

Barış, barış, barış ve hukukun üstünlüğü, barışın ve hukukun olmadığı bir yerde ne ticaret ne aşk, ne sevgi hiçbir şey yapamazsınız.  2016’nın barış ve hukukun zaferiyle taçlandırılmasını diliyorum.

Başarı için öneriler: ‘Umut, inanç, insana saygı ve şans’

E4haber- Başarılı bir iş adamı olarak gençlere iş hayatında önerileriniz neler? Başarılı olmak için ne yapmak gerekiyor?

Önce umut. Ne yaşanırsa yaşansın umudu hiç bırakmayacağız. Umut hepimizin beklentisi, zaferin, barışın tasarımıdır umut. Sonra inanmak. Ticarette önce o işi başaracağımıza inanacağız, o işin doğru olduğuna inanacağız ve kendimize uygun olan işi seçeceğiz. Sevdiğimiz işi yapacağız. Ben insanlara yemek yedirmeyi, insanları ağırlamayı çok seviyorum. Sevdiğim bir işte binlerce insanın karnını doyuruyorum. Hangi işi yaparsak yapalım insana saygı çerçevesinde yapacağız. Son olarak da şansı ekleyeceğiz. Bir sürü zeki, atak, işinde başarılı insan var ancak olmuyor, batıyor. Orada biraz da şans faktörünün eksik olduğunu görüyoruz. Yeni yılın herkese şans da getirmesini diliyorum.