Ekonomik krizin yanında yalan, talan, rant en çok duyduğumuz kelimeler olmaya başladı.
İstanbul’da etrafına gökdelenleri dikmek için Atatürk Havalimanı’nın yıkımının başlaması bir yana İzmir’de de Türkiye’nin en gözde turizm merkezlerinden Çeşme’yi adeta ‘talan’ edecek bir proje başlatılıyor hem de Bakanlık eliyle…
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Çeşme’nin yüzde 70’ine denk gelen 16 bin hektarlık devasa alanda planladığı Çeşme Turizm Bölgesi Projesi, adeta çakma Kanal İstanbul projesi…
Proje, Urla ilçesindeki Zeytineli köyünden, Alaçatı ve Ildır’a kadar 120 milyon metrekarelik alan içerisindeki doğal SİT alanlarını, zeytinlikleri, tarım ve mera alanlarını yok edecek. Çeşme Yarımadası’nın yüzde 70’ini kapsayacak bölgede alanın yüzde 55’nin imarı değişecek. 120 otel, devasa golf sahaları, marinalar, hatta helikopter pisti bile yapılacak.
Deniz ile halkın arasına koca koca bariyerler konacak! Şu anda kamuya ait olan devasa araziler özel mülke (ki tahmin edin kimlere tabi ki Araplara) satılacak ve proje alanının tamamı halka kapalı hale gelecek yani Çeşme’nin yüzde 70’i!
Tahribat her açıdan o kadar çok ki, bir çırpıda anlatmak için not alırken bu ranta teslim olmuşluktan çok daha net şekilde tiksindim…
Bu dönemin karar alıcıları, bu karara imza atanlar doğanın yok oluşuna, olası kuraklık, trafik ve koku sorunlarına ‘fıtrat’ mı demeyi düşünüyor acaba!
Doğal SİT alanı, mutlak koruma alını olarak ilan edilmiş olan alan bir yılda nitelikli koruma alanı ilan edilerek ranta açılıyor. Bilimsel dayanaklara ne oldu peki? Bir yılda ne değişti de bilim yok oldu?
Büyük bir ekolojik yıkıma neden olacak ve yaşanacak doğa yıkımından geri dönüş olmayacak.
Aşırı su tüketecek golf sahaları planlanan yer susuzluktan kırılan kurak bir toprak.
Ulaşım, altyapı, nüfus artışı hepsi o kadar büyük problemler ki sayfalarca yazsam bitmez.
Ama Bakanlık yetkililerinin ikinci bir yol çalışması yapılmayan ve bir tek Çeşme otobanı ile ulaşım sağlanan bölge için İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’na ulaşım konusunda verdiği yanıt şöyle: Uçak slotunu haftasonu Çeşme otobanın yoğun kullanıldığı saatlerde vermeyeceğiz.
Eee çözüm bu mudur yani… Çocuk oyalar cinsten…
Alt yapı, yol, nüfus sorunu diyene istemezükçü yaftasını yapıştır, olası sorunlara uydur bir şeyler konuyu kapat mantığı…
Yani harita üzerinden şurası bu ülkenin iş adamına, şurası Katarlıya, burası şu rantiyeciye diye haritacılık oynanarak yapılmış bir proje…
Çok lüks olabilir, çok paralı insanları çekecek olabilir, çok istihdam sağlayacak da olabilir, başka bir yerde güzel de durabilir ama Çeşmeli değil!
Şu anda halka ait olan kamu arazilerini halkın elinden alıp zengin yandaşları ve Arapları Çeşme’ye yerleştirme projesi…
Halka ne faydası var?
Hangimiz gidip de orada bir ev alabilecek, hangimiz bir işletmeye talip olabilecek, golf mu oynayacağız gidip! Helikopterini indirecek olan gizli zenginlerimiz hemen çıksın ortaya yoksa fakfakir bilineceksiniz İzmir çukurunda!
Çeşme’ye ait olmayan, İzmir’in kimyasına, aklına, ruhuna aykırı kocaman bir rant projesi!
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in çağrısıyla kitlesel katılımlı bir eylemle bir kez daha ‘Çeşme’de talana hayır!’ dedik 17 Mayıs’ta yüzbinlerle birlikte.
Demem o ki gerçekten “Çeşme’mize dokunma!”