Cumhuriyetimizin ışığında 97 yılı geride bırakırken sağlık başta olmak üzere ekonomik, sosyal, hukuki, siyasal ve eğitimsel pek çok ‘sorunlu’ ve karanlık bir gündemin içindeyiz…
‘Hayat Eve Sığar’ sloganı bile artık ‘geçmiş’ oldu… Sığmıyordu çünkü yaşadık, gördük…
İş yerleri, okullar açıldı, esnaf dükkanının kapılarını açabildi…
Günlük veri tablosu her geçen gün daha çok ölüm ve hasta sayısı sunsa da ‘hayat’ devam ediyor…
Mesela işçiler işini kaybetmektense ‘hasta’ olmayı göze alıyor…
Okullar açıldı çünkü ‘dünyanın en iyi sistemi’ olarak reklamı yapılsa da uzaktan eğitim çöktü! Öğrenciler evlerde psikolojik olarak hasta olmadan okullara kavuştu ama ‘hastalık’ çemberi iyice daraldı…
Bir de siyaset gerçeği var bu ülkenin.
İktidar ortağının askıda ekmek çözüm önerisiyle, dayanışmayı en temele indirmesi… Sadaka kültürünü 18 yıldır benimseten iktidarın pandemi döneminde iyice yoksullaşan halk için ‘yapacak bir şey kalmadı’ mesajı gibiydi…
Erken seçim tartışmaları, Anayasa Mahkemesi’ne rağmen hukukun getirildiği yer… Doktorların, avukatların, işçilerin, sağlık çalışanlarının üzerinden yürütülen siyaset ve daha pek çoğu…
Ve bence artık muhalefet partilerince içinde bulunduğumuz pandemi dönemine özgü bir siyaset dili oluştu…
Cumhuriyet Halk Partisi işçiden, esnafa, eğitimden sağlığa ‘karanlık’ tabloyu gören halk için ‘biz buradayız’ diyor mesela… Yan yana gelmenin bile sakıncalı olduğu pandemi dönemine rağmen ‘insana dokunuyor’…
2023’e hazırlanırken ‘İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi’, esnafın sorunlarına 17 maddelik çözüm önerileri, 14 maddeyle “Pandemi döneminde eğitim sorunlarını çözüm önerileri” ve her bir CHP gönüllüsünün kendi çapında yaptığı çalışmalar…
***
Deniz Yücel’in başkanlığındaki CHP İzmir İl örgütü de bu dönemin kayda geçecek nitelikte çalışmalarını gerçekleştiriyor.
CHP İzmir İl Başkanı Yücel’in gözüme takılan, “Türkiye’yi yeniden adaletle, demokrasiyle ve ortak akılla yönetecek olan iktidarımız için kararlılıkla çalışıyoruz” mesajı Kurtuluş Savaşı’nın ilk genelgesi olan Amasya Genelgesi’nin maddelerinden fırlamış gibi…
Pandemiye rağmen ziyaretler de dahil toplumun her kesimine ulaşmaya çalışıyor il örgütü, ‘insana dokunmak’ için…
Mesela;
CHP’nin eğitimdeki sorunların çözümüne yönelik açıkladığı 14 maddeye dikkat çekmek amacıyla, “Pandemi döneminde eğitim sorunlarını çözmeye talibiz” diyerek çalışmalar yapılıyor.
Salgınla, vergiyle, kurla, zamla tükenen esnafın çözüm adresi CHP’dir diyorlar. CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun 17 madde ile zor durumda olan esnafın sorunlarına çözüm önerilerini 81 ille eş zamanlı basın açıklamasında sıraladılar, her gittikleri yerde anlatıyorlar…
Başkan Yücel, ilçe başkanları ve il yönetim kurulu üyeleriyle ‘bu ülkeye borcumuz var’ diyerek yapacakları çalışmaları masaya yatırmak için toplantılar yapıyor.
“Cumhuriyetimizi demokrasi ile taçlandıracak, ülkenin ihtiyacı olan toplumsal huzuru ve barışı birlikte kuracağız” mettosuyla özellikle CHP’de olmayan Kiraz’dan Kınık’a ziyaretler gerçekleştiriyor; çiftçinin, köylünün derdini dinliyor, insana dokunuyor, sokağa iniyor…
Son olarak bugünlerde Cumhuriyet Bayramı öncesi İzmir’deki sivil toplum kuruluşlarına ziyaretler gerçekleştirip İzmir’in nabzını tutuyor…
***
İnsana dokunmanın fiziken mümkün olmadığı bu dönemde ‘insana dokunan’ işler yapmak çok kıymetli...
Buna CHP örgütüyle birlikte başaran Başkan Deniz Yücel’in ardından Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü’yü de katmak gerekir.
Gümrükçü’nün İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in ağabeyi Nihat Gürer’in ismini Çiğli’de bir parka vermesi güzel bir örnek…
Gümrükçü’nün Ankara’daki ziyaretinde Millet İttifakının ortağı İyi Parti’nin Genel Başkanı Akşener’in ağabeyinden örnekler vermesiyle böyle bir jesti yapmak aklına düşmüş…
Ve partinin 3. Yıl kutlamaları nedeniyle İzmir’de bulunan Akşener’e böyle bir sürpriz hazırlamış Başkan Gümrükçü, İyi Partililerle birlikte…
Açılışta örtünün altından ağabeyinin ismini ve fotoğrafını gören Akşener’in duygusal anlar yaşaması ve bir ‘kardeş’ şefkatiyle Başkan Gümrükçü’ye sarılması bu ülkede bu dönemin anekdotlarından biridir bence…
***
Bütün olumsuzluklara rağmen kuşkusuz ‘insan’ odaklı siyaset kazanacak! Biliyoruz!
97 yıldır devrimleriyle bizlere ışık tutan Cumhuriyetimiz kutlu olsun!
Kısıtlamasız, amasız, fakatsız, coşkuyla kutlayacağımız niceleri için sabırsızlanıyor ve söz veriyoruz Cumhuriyetimiz, BİZ GELİYORUZ!..