CHP İzmir il örgütü İzmir’de iki ilçede enerjisini yanlış harcadı ve harcıyor ister istemez. Patinaj hali, yazık… Zaman boşa geçti, geçiyor. Oysa buralara harcanan enerji ve zaman CHP’nin geride olduğu, kaybettiği ilçelere harcanabilirdi.
Neyse ki İzmir Büyükşehir Var
Malum, Urla ve bir süredir de Menemen… Menemen’de de süreç CHP’li başkanın disiplin ve tutuklanmasının ötesine geçip başkan vekilliğinin haksız ve hukuksuz da olsa Ak Parti’ye geçmesine kadar vardı. Yarımada ve kuzeydeki bu iki ilçe CHP'nin başını oldukça ağrıttı. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Urla’da ağırlığını koyuyor, ilçe belediyesinin eksikliğini hissettirmeyecek şekilde özellikle altyapı, yol, sosyal yardım vb. konularda hemşehrilerini yalnız bırakmıyor. Yerel Hizmetler Şube Müdürlüğü üzerine düşeni fazlasıyla yerine getiriyor. Yener Kırmızı’yı Urla’ya her gittiğimde yerinde bulamıyorum, çünkü sahada sürekli ya da koordinasyon için İzmir Büyükşehir’de. Şimdi bu sancılı süreçte İzmir Büyükşehir Menemen’de de tıpkı Urla gibi rolünü oynayacak. Bundan kimse şüphe etmesin. Tunç Başkan, Urla’nın da Menemen’in de “başkanı”dır, bu iki ilçeyi de kucaklar, bırakmaz. Bu süreçte Urla ve Menemen CHP ilçe başkanlıklarına da yerel hizmetler şube müdürleri gibi büyük görev düşüyor. İlçelerinin gereksinimlerini, muhtarların, hemşehrilerinin taleplerini Büyükşehir’e ulaştıracaklar, bu köprüyü hep canlı tutacaklar.
Boşa Giden Enerji ve Zaman
İlk paragrafta dedim ki Urla ve Menemen’i kastederek, “Oysa buralara harcanan enerji, zaman CHP’nin geride olduğu, kaybettiği ilçelere harcanabilirdi.”
Evet, CHP İzmir il örgütü Urla ve bir süredir Menemen’deki olumsuzluklar yüzünden örneğin eldeyken 31 Mart 2019’da kaybedilen ve geri alınması gereken Bergama ve Bayındır’a enerjisini, zamanını ne kadar verebiliyor? Kiraz’ı, Kınık’ı bir dahaki seçimde kazanmak için hakeza…
Urla ve Menemen’deki hukuki süreçler işliyor. “Ankara’da hakimler var” ama Beştepe’de de maalesef Ak Parti var! Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını takmayan yerel mahkemeye arka çıkan bir iktidardan söz ediyoruz. Bunu geçelim…
2024’te Tek Hedef 30-0 Olmalı Ama Nasıl?
CHP İzmir il örgütü bu saatten sonra hem yürüyüp hem çiklet çiğneyebilmeli. Ne demek istiyorum? Açayım bir parça… Urla ve Menemen’deki adli süreçleri takip ederken ve ilçe örgütlerine destek verirken bir yandan da Urla’yı ve Menemen’i 2024’te seçimde bir daha kazanmak, Bergama ve Bayındır’ı seçimde geriye almak, İzmir’de 30-0 yapmak için kolları sıvamalıdır. CHP İzmir, ilçe örgütleriyle kol kola kırsalda örgütü güçlendirmeli, özellikle Bergama, Bayındır, Kiraz, Kınık, Kemalpaşa, Ödemiş, Beydağ, Tire köylerinde üye sayısını en az ikiye katlamalıdır. Tabii üye kaydı yetmez, köylere her vesileyle sıklıkla gitmek, muhtarlarla ve kanaat önderleriyle diyalogu kesintisiz sürdürmek gerek. Menemen’de, Torbalı’da ve tüm ilçelerde ikinci parti olunan kesimlerde de üye kaydı büyük önem taşıyor. Üye kaydı aritmetik bir artış olarak görülmemelidir. Üye kaydı aidiyet demektir, seçmenin CHP’ye doğru hareketlenmesi demektir. Büyümeye ilişkin örgütlerde konservatif bir eğilim var kontrol kaygısıyla. Bu endişeyi giderip ilçe başkanlarına üye sayısındaki artışın önemi kavratılmalıdır. Bu konuda tüm örgütü toplayıp konuya hakim akademik boyutu olan isimlerle motivasyona ihtiyaç olabilir, bunu da yapmak gerekir.
Kısacası, patinajda kalmadan mesafe almak için atılım şart. Tabii 2024’te “25+” da değil, “30-0” hedefleniyorsa… Şöyle bitireyim; FB-BJK-GS’nin profesyonel futbolda şampiyonluk dışında bir hedefi nasıl olamıyorsa, CHP İzmir’in de tek hedefi 2024’teki yarışta “30-0” olmalıdır. Cumhur İttifakı’na verilecek en iyi yanıt da 30-0’lık sonuçtur.
Bilmem anlatabildim mi?