"Bu pazar Süper Lig’de İzmir derbisi var. Göztepe, ikinci yarıdaki dört maçını da iç saha-deplasman demeden kazanarak büyük sükse yaptı ve oyunuyla da istikrar yakaladı. Altay ise ligin ilk 7 haftasından sonra aşağıya doğru adeta paraşütsüz düştü. Buradan baktığımızda ev sahibi Göztepe, taraftarının desteğini de hesaba katarsak favori gözüküyor. Ancak madalyonun bir de diğer yüzü var. Altay da Denizli ve Nobre’den sonra gelen yeni hocası Özbalta ile yeni bir başlangıç yaparak lige tutunmaya çalışacak. Bu bağlamda Altay, hemşerisi Göztepe’yi derbide gözüne kestirmiş durumda. Sonuçta sahada favori olan değil, dersini iyi çalışan, iyi konsantre olan, iyi oynayan, hata yapmayan ve son vuruşlarda çerçeveyi bulan kazanacak."
Yukarıdaki paragraf Göztepe-Altay maçından önce kaleme aldığım "Bu pazar İzmir’de derbi var!" başlıklı analizimin girişindeydi.
Nitekim favori Göztepe değil, dersini iyi çalışan, rakibini oynamayan ve hataya zorlayan Altay kazandı net skorla.
El Maestro'nun sahaya sürdüğü 11'e şaşırdım doğrusu! Neden Başakşehir maçının 11'indeki başarılı solbek Moubandje ile başlanmaz ki? Ben olsam Şerif'in yanında Franco'ya ilk 11'de yer vermem, maçın akışına göre süre verir ve onun yerine Baku, Tijaniç veya Aytaç ile başlar ve orta alanı kalabalık tutardım.
İlk yarıda soyunma odasına yenik girilirken değişiklikler için 64 ve 72'yi beklemek neden 46 varken? Bunu da anlamış değilim.
Altay'ın yeni ve üçüncü hocası ise dersini iyi çalışmış doğrusu. Göztepe'yi iyi tanıyan Deniz İlk kez 11'de forma giydi Bamba ve Marko Paşa'ya karşın. Sahaya yaşlı oyuncular yerine gençleri sürdü. Nitekim Kazımcan penaltıyı adeta söke söke 'aldı'! Çok daha önemlisi, Altay maça gerilim ve sertlik stratejisi ile hazırlanarak ve çok iyi konsantre olarak gelmişti gördüm ki.
Göztepe'nin stadı tamamen dolduran ve nefis bir kareografi ile, dört dörtlük tezahüratı ile takımına destek olan taraftarından hiç etkilenmeden, bilakis rakibini sürekli provoke etmeyi başaran, hakem Sarper Barış Saka'yı sürekli ablukaya alan ve baskılayan bir Altay vardı sahada.
Serkan Özbalta Şerif ve Halil'i de kilitledi ve sertlikle yıldırdı. Taktik savaşında El Maestro'nun önüne geçmeyi başardı. Hep söylüyorum futbol bir bakıma hatalar oyunu... Hata yapmayacak, yapınca da telafi etmeyi bileceksin. İrfan Can'ın ve Soner'in iki hatasından geldi Altay'ın iki golü de. Yoksa daha çok pozisyon bulan fakat cömertçe harcayan Göztepe'ydi.
Altay'da daha önceki haftalarda yokları oynayan Thaciona ve genç Kazımcan takımının ve sahanın en iyileriydi. Göztepe'de ise her zamanki gibi görevini layıkıyla yapmaya çalışan Obinna, Atınç, Halil ve Şerif dışında hemen herkes döküldü. Göztepe'yi yenilgisiz geçip iyi de oynadığı son 5 maçtan sonra ilk kez kimliksiz, sahada ne yaptığını bilmeyen bir şekilde gördüm. El Maestro rakibin sahada nasıl hareket edebileceğini hiç okuyamamış, mental olarak takımını maça iyi hazırlayamamış. Maça da gerek oyun gerekse değişiklikler anlamında doğru ve zamanında müdahaleler yapamadı ve doğrusu beni hayal kırıklığına uğrattı.
Bir çift sözüm de maçın hakemi Saka'ya; konuk ekip oyuncularının kendisini baskı altına almasına, rakip oyuncuları tahrik etmesine ve sertliklerine göz yumdu. Dahası, kritik kararlarda VAR'a sığındı! VAR'da ise Göztepe'nin 'belalısı' vardı!
Dünkü maçta en çok stadı tamamen dolduran Göztepe taraftarına üzüldüm doğrusu. Önlerinde takımlarının hem de ezeli rakibe kaybetmesi kötü oldu.
Göztepe toparlanır ve orta sıralara doğru yolculuğuna devam eder, bu gücü var. Altay'ın bu yeni başlangıcını sürdürmesi ve tehlike sınırının üzerine çıkması ise zor ama olanaksız değil. Tam bir 'kurtuluş savaşı' verecekler. Umarım Göztepe ile beraber lige tutunurlar.
Dünkü maçta iki takım futbolcuları sahaya İzmir Dayanışması pankartı ile çıkarken güzel bir görüntü oluşturdular. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de maçı protokol tribününde izleyenler arasındaydı.
***
Göztepe İzmir derbisinin yarasını kupada başka bir siyah beyazlıyı, BJK'yı devirerek sarabilir. El Maestro'nun bu maçta telafi yoluna gitmek için elindeki kadroyu çok iyi kullanmasını ve İstanbul'dan ilk 8 biletini alıp gelmesini bekliyorum.