Sabah sabah bizim E4 HABER gazetesinden ''savaş muhabiri'' gazeteci kardeşimiz Figen Bican BULAM aradı. ''Abi, Çiğli taraflarındaysan, belediyede basın açıklaması var; gelmek istersen birlikte gidelim'' dedi. Buluştuk ve gittik...
Belirtilen saatte Belediye Meclis Salonu'ndaydık. Beklediğimin de üzerinde çok sayıda gazeteci gelmişti. Konu; son günlerde yayın çizgisi malum bir bölge gazetesinde Çiğli Belediyesi hedef alınarak ortaya atılan iddialardı...
Belediye Başkanı Hasan Aslan'ı yakınen tanımıyorum. Söz konusu haberdeki iddiaları da herkes gibi gazeteden okudum. Ama iddialar ağır. Hatta iddia demek bile hafif kalır. Açıktan açığa, aleni suçlamalar var...
Başkanın bu iddialara karşılık vereceği cevaplar önemliydi. Bizler merak içinde beklerken, Belediye Başkan'ı gayet rahat ve sakin tavırlarıyla gazetecilerle tek tek tokalaşıp ''Hoş Geldiniz'' dedikten sonra, 26 mahalle muhtarı ve meclis üyesi arkadaşlarını da yanına alarak kürsüdeki yerine geçti ve basın açıklamasını okumaya başladı.
Açıklamanın geniş özeti E4 HABER'de var. Burada tekrara girmeyeceğim.
Başkan Aslan, basın açıklamasını okurken bir an daldım demeyeyim de, farklı düşünceler belirdi kafamda. Adam kıvırtmadan, ideolojik söylemleri kendine kalkan yapmadan, özü gözden uzak tutma gibi hileli taktiklere başvurmadan ve de hiçbir iddiayı es geçmeden tek tek, net, ispatı mümkün cevaplar veriyor...
Yanımda oturan ve camiayı yakınen tanıyan Figen'e ''Salonda bu 'haber'i yazan gazeteden kimse var mı?'' diye sordum. Yan tarafımızda oturanları göz ucuyla işaret etti... Başları önlerinde, tek bir soru bile sormadan basın açıklamasını takip ettiler.
Çiğli Belediye Belediye Başkanı Hasan Aslan,''Böyle şeyleri soruşturmadan, araştırmadan yazmak etik değildir'' derken, o haberi yazanlar adına utandım. İçimden,''Yazdığınız habere sahip çıkın, muhatabınız karşımızda hesap veriyor, iddialarınızı bir bir çürütüyor, iddialarınızı neye dayandırdığınızı açıklayın!.. Hadi bu kadarına cesaretiniz yok; bari bir-iki soru sorun. Bu nasıl gazeteciliktir?'' dedim.
Gazeteci halkı ve kamuoyunu bilgilendirmek için haber yapar. Ancak bu görevini özel amaç ve çıkarlara alet ediyorsa yaptığına gazetecilik denmez. Gazeteci bir haberi yayınlamak ya da yayınlamamak karşılığında çıkar sağlayamaz. Daha da ötesi gazeteciliğin olmazsa olmaz ilkesi dürüstlüktür. Düşmanlarınız hakkında yazarken bile dürüstlük esastır. Elde somut belge, bilgi, kanıt olmadan yazamazsınız. İftira, yalan, maniplasyon, eleştiri sınırlarını aşan, kişileri aşağılayan, küçük düşüren ifadeler kullanamazsınız... Doğruluğundan emin değilseniz, karşı tarafa sormak zor değil... Bütün bu etik kuralları bir kenara attığınızda sadece okuyucunuzu aldatmış olmazsınız. Gün gelir bir belediye başkanından gazeteciliğin etik kurallarını dinlemek zorunda kalırsınız!..
Çiğli Belediye Başkanı Hasan Aslan'ı kutluyorum. Haklarında yazılan ''haber''in yarattığı kuşkuları açık yürekli tavrı ve açıklamasıyla dağıtmıştır.
Her yönetim biriminde olduğu gibi belediyelerde de günlük anlaşmazlıkların çıkması, mecliste ya da grup toplantılarında tartışmaların yaşanması doğaldır. Doğal olmayan; bu türden yaşanan gerginlikler üzerine yalan, yanlış bilgilerle kamuoyunda gündem oluşturmaya çalışmaktır. Bunlar aşılır. Gerçek yalanla kapatılamaz... Benim naçizane öngörüm: Bir Belediye Başkanı olarak bu olaylara kaynaklık eden anlaşmazlıkları iç gruplaşmaları körükleyecek noktalara götürmeme kaygısı tehlikelidir. Böylesi bir kaygı görevleri aksatmaya kadar varabilir. Karar vermede belirgin bir yavaşlık yaşanması bu günden sonrası için aşılması gereken sorundur.
Basın toplantısında kendine güveni tam bir başkan gördüm. Bundan sonra da aynı güvenle zorlukları aşacağına, Çiğli halkına hizmetlerini sürdüreceğine inanıyorum.